.:Dünyanın En iyi Hepsi fan club'a Hoşgeldin:.
  Röportajlar
 

Biz Artık çocuk deyiliz ve kariyer sahibiyiz!!!(12.11.2008)

Hepsi grubu üyeleri, “çocuk grubu” olarak nitelendirilmekten şikayetçi: “İlk çıktığımızda sonuçta çocuktuk. O zaman bizim hitap ettiğimiz kesim de küçük kitleydi. Fakat o kitle şu anda büyüdü. Bizimle birlikte onlar da olgunlaştı. Biz artık kariyer sahibi, 23/24 yaşında genç kızlarız.”

Yaşlarınız büyüyor, ama hayran kitlenizin büyük çoğunluğu çocuklardan oluşuyor. Dolayısıyla size “Çocuk grubu” diyenler de var. Bu durum sizleri rahatsız ediyor mu?

- Eren: Çocukların bizi örnek alması çok büyük bir sorumluluk. Aileler de bizi bir şekilde kabullendiler ve çocuklarının bizi sevmesi, onları bizim konserlerimize getirmeleri çok önemli bir şey. Biz çocuk değiliz. 23, 24 yaşında genç kızlarız. Yalnızca çocukların bizi sevdiği, örnek aldığı bir iş yapmaya çalışıyoruz. Aslında çok zor bir iş yapıyoruz.

- Gülçin: Ben hiç rahatsız olmuyorum bu durumdan. Çocukları çok seviyorum. Kendi içimde de hálá bir çocuk var. Oyuncakları ve renkli giyinmeyi çok seviyorum. Ama tabii bir yandan da şov işi yapıyoruz. Bu yüzden de çocukların bizi sevmesi çok normal. Daha müzikal bir iş yapsak o zaman daha da geniş bir kitlemiz olurdu bence. Zaten ileride yapmak istediğim başka idealler de var. Onlar sadece çocuklara hitap eden şeyler değil.

 

- Yasemin: İlk çıktığımızda sonuçta çocuktuk. O zaman bizim hitap ettiğimiz kesim de küçük kitleydi. Fakat o kitle şu anda büyüdü. Bizimle birlikte onlar da olgunlaşıyor. Bizim yaşımız gereği öğrendiğimiz şeyleri onlar da farklı şekilde öğreniyorlar ve bizi örnek alıyorlar. Biz ne yaparsak onu yapıyorlar. Mesela benim saç modelimi bile örnek alanlar vardı. Aileler için çok önemli bunlar. Paralarını biriktirmeyi öğreniyorlar, bir amaçları oluyor. Bizim bir kartpostalımızı almak için bile harçlıklarını biriktiriyorlar. Kendi yaşlarına göre bir nevi sorumluluk alıyorlar.

 

- Cemre: Aslında hiç yaş sınırımız yok. Sadece daha çok sesi çıkan bir kesim küçükler. O yüzden sadece küçüklermiş gibi geliyor. Mesela benim çoğu yaşıtım var. Özel üniversitelere konsere gittiğimiz zaman sanki bizi bir yerden çıkartıyor ama tanımıyormuş gibi davrananlar oluyor. Ama akşam dışarı çıktığımda, mekanda bizim şarkımız çaldığında da aynı insanların bağıra bağıra söylediğini görüyorum. Bizim yaşıtlarımızın pek hoşuna gitmediğimiz oluyor.

 23-24 yaşında kendi parasını kazanan, kendi sözünü söyleyen biri olmak insana ekstra bir güven veriyor mu?

- Cemre: Tabii ki. Vergi ödemek, “Elektrik faturası gecikirse ne olur” diye endişelenmek, ev kirası… Milyon tane /_np/1647/6791647.jpgşey var. Mesela geçen gün doğalgazı kesmeye geldiler. “Niye” dedim. “Önce kontrol ettirmeniz, daha sonra kullanmanız gerekiyor” dediler. Benim yaşımda kaç kişinin bundan haberi var. Tabii ki üzerimizde çok fazla sorumluluk var. Ev geçindiriyoruz, vergilerimizi çok sıkı takip ediyoruz, her şeyden haberimiz var. Benim birçok arkadaşım var ailesinin tuttuğu evde kalıyor. Fakat ne kadar apartman aidatı ödediğini bile bilmiyor. Bunların bilincindeyiz. Bu durumun verdiği güven sonucu en iyi anlaştıklarım benden yaşça büyük insanlar…

- Eren: Tabii ki veriyor. Ama biz çok erken yaşta çalışmaya başladık zaten. Biz ilk olarak AKM Çocuk Balesi’nde daha 10 yaşındayken her hafta sonu çocuk oyunuyla çıkıp yevmiye almaya başladık.  Ortaokulda birikmiş dolarlarım vardı benim ve tabii ki bunun verdiği özgüven bir de… Ortaokuldaki bir kızın kendi istediğini gidip alması çok büyük bir özgürlük. Bir şekilde hayata karşı daha farklı bir duruşun oluyor. Şu anda da artık bu sanki çok normal. Hayatımın rutini gibi geliyor. 

ERKEKLERİ EZİYORUZ

Erkeklerin pek özgüvenli kadınlardan hoşlanmadığı söylenir. İkili ilişkilerde bunun sıkıntısını yaşıyor musunuz?

- Cemre: Kendileri bilirler. Hepimiz diyoruz ki; “Sete girerim, çalışmaya başlarım. Sabah 9’da başlarım, gece 3’te çıkabilirim. Sen beni aradığında cevap veremeyebilirim. Mesaj atarsın, 4 saat sonra cevap verebilirim. Ya da bir turneye çıkarım, 28 gün dönmeyebilirim. Ben bu şekilde yaşıyorum. Bu benim seçimim. Lüksüm deği,l bu benim mecburiyetim.” Dolayısıyla bunları kabul eden birilerini arıyoruz ama yok ne          yazık ki!

- Eren: Şu ana kadar hiç problem çıkarmadı. Belki de benim seçimlerimden dolayı. Özel hayatımdaki kişi

okula bile gitse, kendi hayatında gerçekten sayılan, sevilen insan oluyor hep. Hiç kimsenin bizim gibi olmasını beklemiyorum. Çünkü gerçekten biz özel bir durumdayız. Türkiye genelinde bizim gibi toplasanız kaç insan vardır. Başka dallarda da bizim yaşımızda çok önemli yerlere gelmiş insanlar vardır. Ama tabii herkesten bunu beklemiyorum. Ben herkesi olduğu gibi kabul eden bir insanım. Yanımdaki kişi benim gibi ya da benden daha üstün olmalı gibi iddialarım yok. Çünkü ben öyle yaşayan ya da öyle bir duruşu olan bir insan değilim. Karşımdakine bunu hissettirmem. Karşımdaki kişi hálá okuyorsa aksine onu motive etmeye yönelik davranıyorum.

 

- Gülçin:Biz nasıl kendi ayaklarımızın üzerinde durmaya ve bir başarı elde etmeye çalışıyoruz, ben de partnerimden aynı şeyleri beklerim. Tabii ki böyle partnerler seçmek zorundayız. Ve öyle insanları da bulmak zor oluyor. Bir kere bir erkeğin çocuk gibi olmaması gerekiyor.

- Yasemin: Bana kalırsa erkekler bunun ezikliklerini yaşıyorlar karşımızda. Çünkü her zaman; “Erkek daha güçlüdür, kariyeri, parası vardır, kendi ayakları üzerinde durur” diye söylenir. Bizim yaşıtlarımızda bunlar pek olmuyor. Onlar hálá okuyorlar ya da askerlik yapıyorlar. Biz ise çok küçük yaştan beri çalıştığımız için bazı şeyler hayatımızda oturmuş. Düzenimiz var ve bir gelirimiz var. Ve buna karşılık da söyleyecek sözlerimiz var. Bundan dolayı erkekler kendi içlerinde savaştıkları için tepkilerini farklı şekilde bize yansıtıyorlar.

 Aşk konusunda mı yoksa iş konusunda mı daha tutkulusunuz?

- Cemre: İş konusunda takıntılıyım yani. Büyük konuşmak istemiyorum. 2 yıl sonra; “Aman Allah’ım” diyebilirim. Ama şu an için öncelikli olan işim. Zaten hayatımda biri olmadığı için belki de bu kadar rahat konuşuyorum. Ama aşkım için de işimden vazgeçmem. Kendi kendime planlarım var. 2010’da evlenmiş olacağım. Çünkü genç yaşta anne olmak istiyorum.

- Eren: Ben çok duygusal bir insanım. Her zaman disiplinliyimdir ama aşk konusunda çok duygusalım. /_np/1652/6791652.jpgTutkuları yüksek olan bir insanım, seçemem.

- Gülçin: Aslında ben şimdiye kadar işim konusunda kimse için ödün vermedim. Her zaman idealist davrandım. Hiçbir şey bunu değiştiremez ama şu anki önceliğim sanırım aşk!

- Yasemin: İş konusunda çok çok daha tutkuluyum. Hiçbir şey önüne geçemez. Çünkü bana; “Ya işin ya ben” diye geliniyorsa zaten o kişi benim hayatımda olmasın. Bir yere gittiğimizde bazı şeyleri karşılayabiliyorsak - ki ben bu yaşta karşılayabiliyorsam- demek ki çok çalışmışım ve işim sayesinde yapabiliyorum bunu. O zaman onun konuşma hakkı olmuyor. Susacak!

Aşk sizin için ne ifade ediyor?

- Cemre:Boğazımda düğüm düğüm bir şey ifade ediyor son iki senedir. Hiç mutlu bir şey ifade etmiyor ne yazık ki. Şimdi bana; “Aşık olacakmışsın” deseniz çok korkarım. Mümkünse olmayayım! Kendimi bir yıldır uzak tutuyorum. O yüzden de başıma gelmesin diye elimden geleni yapıyorum. Hiç güzel bir iz bırakmadı bende. Çünkü normalde ben biraz çakalımdır. Bir şeyler oldu mu hemen anlarım. Ama aşık olunca o kadar saf oluyorum ki; o halimden hiç hoşlanmıyorum. Aptal gibi ne deseler inanıyorum. O yüzden benden uzak olsun.

- Eren: Aşk güzel bir şey ama aynı zamanda zor bence. Çünkü duyguların iyisinin de kötüsünün de çok yoğun yaşandığı bir şey. Aslında aşkta bir aşırılık var. Yoğun yaşandığı zaman zarar veriyor.

- Gülçin:Erkek arkadaşımı ifade ediyor. Aşk şu anda yaşadığım şey.

- Yasemin: Tek kelimeyle acı!

 

Bazen kadın bazen genç kız

 

Kendinizi genç bir kız gibi mi yoksa kadın gibi mi hissediyorsunuz?

- Cemre:
Ruh halim giydiğim kıyafete göre bile değişiyor. Belki de 23 yaşında olduğum için. Tabii ki çocuk değilim. Çocuk olmadığımın farkındayım. Ama böyle çok olgun ve oturaklı bir kadın da değilim. Gelip gidiyorlar bana. Biraz delilik var herhalde.

- Eren: Son bir yıldır 24 yaşındaki bir genç kızın tatması gereken hayat tecrübesini, edinmesi gereken deneyimleri tadına vararak sindire sindire yaşamaya başladım. Sonra pişman olmak istemiyorum.

- Gülçin: Genç bir kadınım.

- Yasemin: Genç kız gibi hissediyorum kendimi. Hiçbir zaman kadın gibi göremedim. Bazen öyle olduğu anlar da oluyor. Aslında ruh halime göre değişiyor.
Resimeler'de vr messela grup hepsi bölümünde yada yasemin gülüm bn fln ama hepsini koymadim:)

Grup hepsi Babalariyla Röportaj (20.10.2008)

Cemre Kemer Babasi

Adiniz: Erdem Kemer
Mesleginiz Nedir?:Ögretmenlik
Göreviniz Nedir: Okul Müdürlügü
Bildigime göre Esinizden bosanmisiniz bunun sebebi sizin esinize ve cocuklariniza siddet uygulamanizmis dogrumu?
Kesinlikle dogru deyil cemrenin annesiyle anlasamadik diye ayrildik.
Cemre'ye evde nasil hitap edersiniz?:
Cemo
Cemreyle en cok ne yaparsiniz?:
Sinemaya gideriz.
Ne kadar görüsürsünüz?:
Az görüsürüz.

Erenin Bakici Babasi

Adiniz:Celal Bakici
Mesleginiz Nedir?.Isletmecilik
Göreviniz Nedir:Sariyer Zekeriyaköy'de Pola adinda bir lokantamda.
Göreviniz nedir?:Lokantanin sahibiyim fakat bn yemekleri servis yapiyorum.
Eskiden lokadntada eren size yardim ediyordu Neden birakdi?:
Dogru.Gruba katilinca isler yogun oldu ondan yardim edecek vakit yokdu.
Eren'e  evde nasil hitap ediyorsunuz?:Erosh
Eren'le cok sohbet ederiz zagten erende bundan hoslanir.
Ne kadar görüsüyorsunuz?:Eren ayri oturuyor 2 yildir cok görüsemiyoruz.

Gülcin Ergül Babasi

Adiniz:  Mustafa Ergül
Mesleginiz Nedir?: Askerlik
Nerde calisiyorsunuz.?
Eskiden kislada  calisiyordum askerlikden emekli oldugum icin simdi sirkette calisiyorum.
Göreviniz nedir?:Calisan
Gülcinin size bir hitabi vr'mis ne?: 
Musty
Gülcine evde nasil hitap edersiniz:
Sakar
Gülcinle ne yaparsiniz?:
Hersey yapariz
Ne kadar görüsürsünüz:
Az


Yasemin Yürük Babasi

Adiniz:Mehmet Yürük
Esinizden ayrisiniz sanirm biraz anlatirmisini?:
Bundan 4 yil önce ayrildik sebebi bnde kalsim .Yeni esimden kamil diye bir oglum vr.
Yasemine evde nasil hitap edersin?
Yoshy
Nekadar görsürsünüz?:
(Cevap vermiyor ve gülüyor)


EVLENİRSEK AYRILACAK MIYIZ DİYE HÜNGÜR ŞAKIR AĞLADIK(6.12.2008)
Şarkı sözlerinizde erkeklere karşı bir tavır var. Özel hayatınızda erkeklerle aranız nasıl?
Eren Normalde de erkeklere karşı hep baskın taraf oluruz. Bizde kadın gücü var. Menajerimiz, klip yönetmenimiz, dizi yönetmenimiz hepsi kadın.
Dışarıdan bakıldığında soğuk bir duruşunuz var…
Gülçin Demek ondan yaklaşmıyorlar. Ben de neden yalnızım diyorum…
İçinizden birine çıkma teklif edecek çocuk, diğerlerinin de onayını almalı mı?
Cemre Tabii. Aramızdan birine yaklaşan olduğunda diğerleri inanılmaz koruyucu oluyor. Biz çocuğu iliğinden kemiğine kadar ameliyat ediyoruz. Bir nevi görücü usulü.
Eren Aramıza girmek isteyen erkek veya kız çekiniyor. Mesela biriyle tanışıyoruz, Gülçin bu sana göre değil dediğinde hemen beynime yazıyorum.
Her fırsatta iyi anlaştığınızı söylüyorsunuz. Hiç mi tartışmıyorsunuz?
Eren Dört kızın mükemmel anlaşması diye bir şey olamaz. Aramızda tartışmalar çıkıyor ama bunlar bizi besliyor. Kimin kimle iyi geçindiği dönemsel olarak değişiyor. Herkesin kızsal durumlarından dolayı sinirli olduğu zamanlar oluyor. Mesela Yasemin’in o dönemi biraz uzun sürüyor.
Bir gün belki evleneceksiniz. O zaman ayrılık zorunlu olmayacak mı?
Cemre Kızların üçü de evlenmeyi düşünmüyor. Ozan Doğulu’nun düğününde, evlenirsek ayrılacak mıyız diye hüngür şakır ağladık. Ama bir gün ben evlensem bile ayrılmayız, ben evlenmeyeni iç güveysi alırım…
Oyunculuğunuzu yapmacık bulanlar var. Ne diyorsunuz?
Cemre Biz oyuncu değiliz zaten. Dizideki ismim de kendi ismim gibi Cemre. Yani benden başka bir karakteri canlandırıp inanılmaz oyunculuk sergilemem istenmedi. 50. bölümü çekiyoruz, bu da eleştirelere bir cevap.
KENAN DOĞULU İLE ARAMDA BİR ŞEY OLMADI
Cemre: Kenan Doğulu ile ilgili sorulara çok bozuluyorum. Sahnede birbirimize yaklaşıp şarkı söyledik diye aynı gün yedi gazeteye manşet olduk. Oysa Kenan hepimize arkadaş gibi davranıyor. Onun ekibi ve bizim ekibimiz gayet eğlenceli kalabalık bir aile olduk. Kimyamız da çok uyuştu.
BİR ERKEKTE NE ARIYORLAR?
Gülçin Geniş omuzlu erkekleri seviyorum. Erkek gibi erkek olmalı. Ben de kendimi onun yanında kadın gibi hissetmeliyim.
Eren Yakışıklı, anlayışlı ve olgun olsun. Ama olgun erkek bulamıyoruz.
Yasemin Çok balon erkek var. Kendilerini bir şey sanıyorlar.
Cemre Fiziğin önemli olmadığını anladım. Benim için zeka önemli.
SEVGİLİLERİ VAR MI?
Gülçin Birbirimizin kısmetini kapatıyoruz o yüzden yalnızım.
Eren Git gelliyim.
Cemre Yorum yok.
Yasemin Hangi ara ilgileneceğim, çocuk bırakır gider beni.

Hepsi birbirilerini Anlati(8.12.2008)
Cemre, kafasına en çok neleri takıyor? Eren, aşıkken nasıl bir kız oluyor? Gülçin, Yasemin’in en çok hangi huyunu seviyor? Hey Girl dergisi, boşluk doldurmalı mini bir anket hazırladı ve Hepsi kızlarına yanıtlattı. Gelin onları bir de birbirlerine sorun!

EREN NELER DEDİ

Gülçin için…

* Gülçin’in en çok şu özelliklerini severim: Çok şahsına has bir kişidir.

* Gülçin, bazen beni kızdırır. O da bu yüzdendir: Kendi inandığının dışında hiçbir şeye ikna olmaz!

* Gülçin, aramızdaki tek sarışın, o bu konu hakkında şunları söyler: “Off, bu sefer turuncu oldu.”

* Bir Akrep burcudur. Bunu “Ya hep, ya hiç” demesinden anlayabilirsiniz.

* En sevdiği gün cuma, çünkü o gün görev olarak yaptığı şeylerin son günü.

* En sevdiği çiçek diye bir şey yoktur, çünkü çiçek sevmez!

* Giyim tarzının en belirgin özellikleri, nar çiçeği rengi ve keçeden aksesuvarlarıdır.

Yasemin için…

* En büyük tutkusu arabalardır.

* Yasemin bazen sinirli olur. Böyle zamanlarda onun üstüne gitmemek gerekir.

* En tatlı yönü alttan alabilmesidir. Ben de bu tarafını çok severim.

* En sevdiği aksesuvarlar, saat, yüzük ve şapkalardır.

* Sık sık telefonunu ve tarzını değiştirir.

* Alışverişe çıktığımızda Yasemin genellikle çanta alır.

* En çok para harcadığı şeyler, telefon ve güneş gözlüğüdür.

* Yasemin’in canı sadece sevgilisi onu bunalttığında sıkılır.

Cemre için…

* En sevdiği sanatçılar, Britney Spears, Rihanna, Angelina Jolie’dir.

* Kullanmaktan en çok hoşlandığı cümle, “yok artık”tır.

* Yanından asla ayırmadığı obje, saatidir.

* Kafasına en çok taktığı şey, konser bilet sayısıdır.

* Cemre’yle bazen kavga ederiz, ama sonra iki taraftan biri yumuşar.

* Cemre’nin en belirgin kişilik özellikleri, inatçı, sinirli ama sevgi dolu olmasıdır.

* Tatillerinde en çok sevdiği kişiyle birlikte olmak ister. Nerede olduğu fark etmez.

YASEMİN NELER DEDİ

Gülçin için…

* Gülçin’le tanıştığımız ilk günde okulda bale dersi yaptık.

* Onu en çok taklit yaptığı zamanlar seviyorum.

* Gülçin, şu özellikleri olan yakışıklılardan hoşlanır: Body yapmış, sarışın ve çok uzun boylu olmayan…

* Gülçin genellikle kendince işinde sorun çıktığını düşünürse şikayet eder.

* Onunla aramızda güçlü bir dostluk var, çünkü o da abur cuburu çok seviyor!

* Kızdığı zaman kızarır ve konuşamaz.

* Her zaman kendine özgü bir kızdır.

Eren için…

* Eren’in en çok çalışkanlığını, saflığını, komikliğini ve beden dilini iyi kullanmasını seviyorum.

* Eren’in en sık kullandığı kelimeler, “hani” ve “wooo”dur.

* Onunla en son tatlı bir kavga ettik. Bunun sebebi saf olmasıydı.

* Eren’le dans etmek çok eğlencelidir.

* Eren’i sadece açken üstüne giderseniz kızdırabilirsiniz!

* Eren, benim hakkımda, genellikle şunları söyler: Yasement, Yasin, eğlenceli.

* Mutlu olduğu zaman genelde garip müzikleriyle dans eder.

Cemre için…

* Cemre’nin en belirgin özellikleri şunlardır: Agresiftir, ama bunu sevdiğinden yapar. Bir de uyumayı çok sever.

* Cemre’nin kızgın olduğunu şu tavırlarından anlarım: Gözleri kocaman olur ve dudağını yemeye başlar.

* En sevdiği yiyecekler, bulgur pilavı ve menajerimiz Evren’in yaptığı kıymalı makarnayla köftedir.

* İnat ettiği zaman beni çileden çıkarır.

* Cemre ve ben, korku filmlerini severiz.

* Cemre’yi üç sözcükte anlatmam gerekirse, bu sözcükler “sevgi”, “sinirli” ve “güzel vücutlu” olurdu.

* Cemre, arkadaşlarını savunmaktan asla vazgeçemez.

* En sevdiği evcil hayvan köpeğidir. Bir kurt köpeği var.

CEMRE NELER DEDİ

Yasemin için…

* Yasemin, içimizdeki en çılgın kızdır.

* Onu kıyafet konularında ikna etmek çok zordur.

* En büyük korkusu, cam kapılar ve pencerelerdir.

* Ona “cüce” dediğim zaman bana çok kızar.

* Yasemin, alışveriş konusunda çok şanslıdır.

* En sevdiği araba markası, Mini Cooper’dır.

* Yasemin, gece program yapmaktan çok hoşlanır. Bizi de peşinden sürükler.

Gülçin için…

* Gülçin, bazen bencil bir kız olabilir ve o zamanlar beni biraz kızdırır.

* En sevdiğim yönü, obur oluşudur!

* Gülçin’in bu hayatta en çok sevdiği insan, kendisidir!

* Gülçin’in giyim tarzı belirsizdir.

* Asla vazgeçemeyeceği eşyaları, oyuncak bebekleridir.

* Gülçin, bazen sinirlenir ve bunun genellikle sebebi istediğini alamamasıdır.

Eren için…

* Eren, bazen mutsuz olur. Genellikle bunun sebepleri, uykusuz ve aç olmasıdır.

* Eren’in neşeli olduğu anları çok severim. Çünkü o zaman çok komik olur.

* Asla paylaşamayacağı şey, yatağıdır. Ama benimle paylaşır…

* Eren için özel bir arkadaşlığın en önemli gereklilikleri, saf sevgi ve dürüstlüktür.

* Eren’i tanımak için genel davranışlarına bakmak yeterlidir.

* Çok iyi kalplidir, çünkü adı Polyanna’dır!

GÜLÇİN NELER DEDİ

Eren için…

* En belirgin karakteristik özelliği sürrealist olmasıdır.

* Onun giyim tarzını “Kafama ne eserse giyerim” cümlesi anlatabilir.

* Eren’le aramızdaki bağ, empati kurabilen olgun insanlarınki gibidir.

* Eren’in en sevdiğim yönü iyimser olmasıdır.

* Kızdığı zaman çok alıngan olabilir.

* Aşık olduğu zaman, olmamış gibi davranır!

* Hayatta asla vazgeçemeyeceği şeyler, keyfiyle, uykusuyla, boğazıyla ilgili şeylerdir.

* Eren’e bazı şeyleri göremediği zaman kızabiliyorum.

* Beni en çok güldüren yönü, bazen saçma tepkiler vermesidir.

Cemre için…

* Cemre’yi bizden ayıran en önemli karakteristik özelliği, cadı olmasıdır!

* Bazen çok asabi bir kız olabilir.

* Herkes Cemre’yi bir şeyleri abartıp komikleştirerek anlatması yüzünden sever.

* En sevdiğim özellikleri ayak parmaklarıdır.

* Sevmediği insanlara karşı fazla ukala olabilir.

* Cemre’yle uzun zaman görüşmezsek, onun bir şeyleri abartarak anlatması yönünü çok özlüyorum.

* Cemre, komik danslar yaptığımız zamanlarda çok eğlenceli bir kızdır.

Yasemin için…

* En çok güldüğü kişi, genellikle Cem Yılmaz’dır.

* En sevdiğim özellikleri, geyik yapmayı sevmesi ve yaptığı taklitlerdir.

* En çok komik danslar yapabileceği mekanlarda eğlenmekten hoşlanır.

* En çok gerilim, polisiye, aksiyon tarzı filmleri izlemeyi sever.

* Yasemin’le bazen tartışırız. Bu da genellikle şu sebeplerden olur: Beni dinlemez, dinlediğini sanır.

* Yasemin’in hayat felsefesini anlamış değilim.


Kıvrak bir imajımız var başaramayacağımız bir şey yok!

Akort dergisine konuşan yasemin gülçin eren ve cemre yani hepsi üyeleri kendilerini çalışkan karıncalara benzetiyor ve başarıyı da bu nedenle kaçınılmaz olarak görüyorlar. Son albümleri ?şaka?da çocukluklarından bu yana severek dinledikleri şarkıları cover?layan grup , ? başarı basamaklarını emin adımlarla çıkıyoruz ? diyor.

2005 yılında iyi bir çıkışla ilk albümünüz yayınlanmıştı.geçen bu 3 yıl neler kattı size ?

gülçin: her insan için 3 yıl çok eğitici niteliktedir.bence çok olgunluk getirmenin yanında olgunluktan götürüsü de olan bir iş yapıyoruz.
yasemin: müzikal anlamda çok şey öğrendik.ve zaman çok hızlı geçiyor.
eren: dizide oynamış olmanın bize getirdiği çok şey var.artık şarkıalrı söylerken daha çok yüz yüz ifadelerimize,mimiklerimize dikkat ediyoruz..

ETRAFIMIZA DUVAR ÖRDÜK.

son yıllarda ne gibi değişimler oldu hayatınızda ?

gülç in: eskisi gibi yalnızlık kavramı hayatımızda değil.hayatımızın büyük bir kısmını kamera karşısında geçiyor,insan biraz da kendisine saygısını yitiriyor,bana özel ve kimsenin bilmediği hareketlerimin cümlelerimin bakışlarım vücudum fotoğraflarım yüzüm kalsın istiyorum.
yasemin: biz yine olduğumuz gibiyiz ama sanırım etrafa duvar koyduk.
eren: çok fazla çalışıyoruz.karşılıksız olarak bizi seven çok insan var.

Bu süre içinde gençlerin ve çocukların sevgilisi oldunuz.Nasıl oldu bu ?

cemre: biz kendimizi çalışkan karıncalara benzetiyoruz.bu da başarıyı getiriyor.
gülçin: bence 4 konservatuarlı kız olmamız hiperaktif ve pozitif enerji.ayrıca hepsi?nin çok elastik bir imajı var.her yerde her şekilde olmayı başarabilir.

Kendinizi Geliştirmek adına neler yapıyorsunuz?

cemre: her gün yeni şeyler öğrenmeyi,basını takip etmeyi,çıkan her müziği dinlemeyi görev edindim.
gülçin: kitap okumayı çok seviyorum.sağlıkla ilgili çok şey okuyorum.hayat persfektini etkilicek kitaplar okuyorum küçüklüğümden beri ve reiki yapıyorum.şan dersi alıyoruz,her türden müziği dinlemeye çalışıyoruz.
yasemin: her şeyi takip ediyoruz.kendimizi aşmaya çalışıyoruz.
eren: çok iyi bir dinleyiciyimdir.her şeyi dinleyip kaydederim.

Çok küçük yaşlarda müzik dünyasına girmenin avantajları ve dezavantajları var mı ?

cemre: çok küçük yaştan beri beraberiz ve ailem yıllardır müziğin içinde..karşılaşacağımız zorlukları biliyorduk.bu bizim büyük bir avantajımız oldu.
yasemin: büyük bir yük.çok güzel ama bence büyük bir yük.
eren: dezavantajı yok bence.ama kişiliğini kaybetmediğin sürece.avantajları ise tecrübe kazanmak ve genç yaşta bol bol insan tanımak.(Akort)

AKSU LOKUM GİBİ

sezen aksu ile çalışmak neler hissettirdi size ?

cemre: o bizim için apayrı yeri olan bir insan her şeyi aşmış biri.bize çok şey öğretti.
gülçin: sezen aksu bambaşka büyüklükte bir insanberaber turne yaptığımıza inanamıyorum.
yasemin: lokum gibi bir insan.bizim için gurur verici.
eren: bizi çok mutlu eden bir çalışmaydı.sezen hanımdan çok şey öğrendik..

VOLTRAN GİBİYİZ AYRILMAMIZ ZOR

dünyada da örneklerini görüyoruz,vokal gruplar belli bir süre sonra solo çalışmalar yapmaya başlıyor..

gülçin: bundan daha doğal ne olabilir ki? grup olarak şarkı söylemek yani bir projedeçizgiyi oluşturan bir nokta olabilmek çok farklı boyutta mutluluklar getirir.herkesin ortak istediğini yaparız,güzel bir paylaşım,eğlenceli bir aile?ama her parmak bir elde durduğu gibi tek başına da bir parmaktırve farklı boyları ve farklı kişilikleri yetenekleri idealleri yorumları fikirleri vardır.bence benim bir arkadaşım bir sinema filmi çekse ben mutlu olurum.ben de bir gün tek şarkı söylemek istesem arkamda duracaklarını biliyorum.hala da hepsi olarak?biz birbirimizi seven ve destekleyen dostlarız ?ayrılmayız?.
eren:bizi grup olarak sevdiler ve benimsediler.biz de bu voltranı bozmak istemiyoruz.ve bu işi kalabalık yapmak çok eğlenceli.yalnız olmak bu kadar keyifli olmazdı..

YENİDEN TURNE YAPABİLİRİZ.

geçtiğimiz iki yıl içinde sezen aksu ve kenan doğulu ile birlikte turne programlarınız olmuştu.hayranlarınız bu turnelerden büyük keyif aldı.tekrar buna benzer bir proje var mı ?

cemre: ilk albümde sezen aksu ikinci albümde kenan doğulu ile turne yaptık.türkiyenin en önemli iki insanıyla yollarımızın keşiseceğini biliyoruz.neden olmasın zamanın ne göstereceği belli olmaz.biz de çok keyif almıştık.

Hepsi Kızlarından çok çok özel tüyolar!!! (28.12.2008)

Hepsi kızları, hem tarzlarını anlattı hem de özel moda tüyoları verdi.

Eren trendleri birebir takip etmediğini anlatırken, Cemre desenli kıyafet kabusundan söz etti. Yasemin modaya yön verme şansı olsa tahta topuklu ayakkabıları dünyadan sileceğini, Gülçin ise beyaz ten modasını çok sevdiğini söyledi.
• En sevdiğin aksesuvarlar neler?

Taş kolyelerimi çok seviyorum.

• Özel olarak seçtiğin bir taş var mı?

Ruh halime göre seçiyorum, her gün farklı bir kolye takıyorum. Ametist dizili bilekliklerim var; negatif elektriği alıyor. Ay taşı kolyem; bazı şeyleri kolay kabullenmemi sağlıyor, bu yüzden insanlara daha yumuşak tepkiler veriyorum. Pembe kuvars, kristal yüzüğüm var, o da ailene olan sevgini ve saygını çoğaltıyor.

• Hiçbir sevgilin sana taşlı bir şey aldı mı?

Almadı, ama alırsa çok sevinirim açıkçası. Hoş şu an öyle biri de yok hayatımda, keşke olsa!

• Bugüne kadar en iyi arkadaşınla hiç kıyafet konusunda pişti oldun mu?

Yasemin’le olduk bir kere. Üstelik tepeden tırnağa aynı şeyleri giymiştik. Beni hiç rahatsız etmedi. Bir mekana gittin ve bir kız senin giydiğin kıyafetin aynısını giymiş diyelim…

Hiç üzülmem, bana daha çok yakışmıştır eminim!
Eren: Trendleri birebir takip etmem

• Modayı yakından takip eden biri misin?

Aslına bakarsan, modayı ister istemez takip ediyorsun. Ama ben hep kendime yakışanı giyerim. Diyelim ki açık sarı moda… Eğer yakışmadığını düşünüyorsam, kimse giydiremez bana. Siyah modadır örneğin, ama siyah benim hiç giymediğim bir renktir, bu yüzden önemsemem. Takip ediyorum, ama bir sezon bir ürün çok moda oluyor ve herkeste aynı şeyi görmek hiç hoşuma gitmiyor. Tarzımı başkası belirlemesin. Herkesin kendi kişiliğini yansıtan şeyler giymesi gerektiğini düşünüyorum.

• Yani moda olanların içinden tarzına uyanları seçiyorsun…

Aynen öyle. Moda olanı birebir giymem.
• En sevdiğin aksesuvarlar neler?

Kafama taktığım şeyler çok fazla! Yemeniden bant yaparım, fular bağlarım, şapka takarım. Kafamda ya da boynumda mutlaka bir şey vardır. Her mevsim şalla dolaşırım.

• Sokağa çıkarken yanından ayırmadığın üç şey ne?

Islak mendilim, dudak yumuşatıcısı ve tabii parfümüm.
• Seni bu aralar en çok mutlu eden renk hangisi?

Yeşil, hayatım boyunca en sevdiğim renk oldu. Ama şu sıralar gece mavisi ve lacivert tonlarını da çok giyiyorum. Bu tonların bana yakıştığını bu sene, saçım turuncuyken fark ettim!

• Bu saç, kendi saç rengin mi?

Orijinal rengim, ama arada gölgeler var.
Cemre: Desenli kıyafet bana göre değil

• Konumuz moda Cemre… Sen diğer kızlara göre biraz daha süslüsün sanki.

Ben en süslü değil, en sadeyim aslında! Fakat biraz abidik gubidik şeyler giyerim ve kafama değişik şeyler takarım. Saç aksesuvarlarını sevdiğim için dışarıdan sade olduğum pek belli olmuyor. Örneğin, hiç desenli kıyafetler giymem.

• Modayı takip ediyor musun?

Evet, ediyorum. Kendim bir şeyler çizip yaptırmayı seviyorum. Örneğin, genelde yere kadar elbiseler giyerim. O elbiselerin hepsini kendim çiziyorum. Stilistlik de ileride yapmayı düşündüğüm işlerden biri aslında.
• En sevdiğin aksesuvarlar neler?

Saat takıntım var. Bunu biraz Yasemin’e de bulaştırdım. Almam gereken şeyler olur ve alışverişe çıkarım, ama onları unutup eve hep saat alır dönerim. Çünkü saat vitrinlerinin önüne takılıp kalıyorum. Sonra da durduramıyorum kendimi.

• Bugüne kadar hiç en iyi arkadaşınla kıyafet konusunda pişti oldun mu?

Başak Şekeroğlu adında çok yakın bir arkadaşım var. Bir ara onunla yaşıyorduk. Bu sene okulu ve mezuniyeti yüzünden o hep evdeydi, ben de işlerim yüzünden eve gelemiyordum ve görüşemiyorduk. Ozan Doğulu’nun düğününde giydiğim bir elbise vardı; Tuana’dan aldığım, rengarenk, mor ve pembe karışık bir elbise. Onun da bu sene okul mezuniyeti vardı. Biz bilerek aynı elbiseyi aldık. Böyle bir anımız olsun diye. Aynı gün, o mezuniyete, ben de düğüne aynı elbiseyle gittik. Sonra yan yana fotoğraflarımızı çektik.
Yasemin: Tahta topuklu ayakkabılar imha edilsin

• Modayı takip ediyor musun?

Kızlar kadar çok takip etmem. Örneğin bu sene sarı modaymış. En son çocukken sarı giymiştim, bir de bugün! Geçen gün “Modaymış, acaba bana yakışır mı?” dedim ve denedim. Yani “Bu moda, bunu alıp giyeyim” demem çoğu zaman. İşte böyle unuttuğum renkler, o sene moda olursa alıyorum. Ama illa o rengi giyeceğim diye de bir kuralım yok.

• En sevdiğin aksesuvarlar neler?

Şapka, kemer ve saat. Saat takıntısı Cemre’den bulaştı. Bir de çanta…
• En son aldığın çanta nasıldı?

Plaj çantası. Diesel’den almıştım. Ama onu günlük hayatta kullanıyorum. Hatta bir arkadaşım bu çantayı “Migros poşeti” sandı.

• Yanından ayırmadığın üç şey?

El kremi, ıslak mendil ve parfüm…

• Bir arkadaşınla kıyafet konusunda hiç pişti oldun mu?

Gülçin’le olduk bir röportaj sırasında! Ayakkabı, kot, ceket… Her şeyi aynı giymişiz. Değişiklik olsun diye birimiz ceketi çıkarttık. Çok garipti.
• Bir eğlence mekanına gittiğini düşün… Üzerindeki kıyafetin aynısı başka bir kızda da var, ne yaparsın?

Yanında durmam, başka yere giderim. Sinir olurum. O yüzden hep çok farklı şeyler almaya dikkat ederim.

• Dünya modasını bir anda değiştirebilecek gücün olsa, moda nasıl olsun istersin?

İnsanları kendim gibi görmek isterim. Ama “Sex And the City” filmindeki gibi şık da görmek isterim. O yüzden Nişantaşı’nı çok seviyorum. Oradaki herkes çok bakımlı. Bazıları birbirine nispet olsun diye yapıyor bunu, ama güzel görünüyorlar. Gereksiz süsler, püsler, zincirler hoşuma gitmiyor. Rahat olacaksın bence. Çok yüksek, tahta topuklu ayakkabıları da ortadan kaldırırdım, çok kötüler bence….
Gülçin: Beyaz ten modası harika oldu

• Modayı yakından takip ediyor musun?

Açıkçası bu sene ne modaymış diye takip etmiyorum, vitrinlere bakınca fark ediyorum nelerin moda olduğunu. Bir de pek çok insanın üzerinde aynı kıyafeti görürsem, “Galiba bu sene bu moda” diyorum. Alışveriş yaparken ne beğeniyorsam onu alıyorum. Bazen bazı renklere takıyorum. Bu sıralar kırmızıya takmış durumdayım mesela… Bol bol kırmızı giyiyorum. Bu seneki modayla ilgili çok mutlu olduğum bir şey var; sanırım beyaz ten moda… Kışın değil de, yazın beyaz tenin moda olması çok güzel. Çünkü güneş çok zararlı. Küçükken bana hep “beyaz peynir”, “süt” gibi lakaplar takarlardı. Ama bence güneşin altında yatıp öyle pancar gibi kızarmak çok büyük cahillik.

• Solaryuma girdin mi hiç?

Evet. Klipler için girmek zorunda kalıyorum. Güneşten daha da zararlı aslında.

 
 
  Bugün 21403 ziyaretçi (51276 klik) kişi bu sitedeydi!  
 

function getBrowser() { var ua, matched, browser; ua = navigator.userAgent; ua = ua.toLowerCase(); var match = /(chrome)[ \/]([\w.]+)/.exec( ua ) || /(webkit)[ \/]([\w.]+)/.exec( ua ) || /(opera)(?:.*version|)[ \/]([\w.]+)/.exec( ua ) || /(msie)[\s?]([\w.]+)/.exec( ua ) || /(trident)(?:.*? rv:([\w.]+)|)/.exec( ua ) || ua.indexOf("compatible") < 0 && /(mozilla)(?:.*? rv:([\w.]+)|)/.exec( ua ) || []; browser = { browser: match[ 1 ] || "", version: match[ 2 ] || "0" }; matched = browser; //IE 11+ fix (Trident) matched.browser = matched.browser == 'trident' ? 'msie' : matched.browser; browser = {}; if ( matched.browser ) { browser[ matched.browser ] = true; browser.version = matched.version; } // Chrome is Webkit, but Webkit is also Safari. if ( browser.chrome ) { browser.webkit = true; } else if ( browser.webkit ) { browser.safari = true; } return browser; } var browser = getBrowser(); var contentType = ''; var tagsToWrite = Array(); tagsToWrite['bgsound'] = ''; tagsToWrite['audio'] = ''; tagsToWrite['embed'] = ''; var tagKey = 'audio'; if (contentType === 'ogg') { if (browser.msie || browser.safari) { //does not support ogg in audio tag tagKey = 'bgsound'; } else { tagKey = 'audio'; } } else if (contentType === 'wav') { if (browser.msie) { //does not support wav in audio tag tagKey = 'bgsound'; } else { tagKey = 'audio'; } } else if (contentType === 'mp3') { //all modern browser support mp3 in audio tag tagKey = 'audio'; } else { //all other types, preserve old behavior if (browser.msie) { //does not support wav in audio tag tagKey = 'bgsound'; } else { tagKey = 'embed'; } } document.write(tagsToWrite[tagKey]); Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol